BÜYÜK DELLER KAZISI
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izni ve mali desteğiyle yürütülen Büyük Deller Kazısı, üniversitemiz adına Arkeoloji Bölümü öğretim elemanlarından Dr. Pınar Çaylı başkanlığında, ulusal ve uluslararası bilim insanlarının katkılarıyla sürdürülmektedir. 2020 yılında Aksaray Müze Müdürlüğü başkanlığında başlatılan kazılar, 2021 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığı Kararlı Kazı statüsünde yürütülmektedir.
1993-2001 yılları arasında ve 2008 yılında, Prof. Dr. Sevil Gülçur banlığında, kültür varlıklarının tespitine yönelik, memleket kültür envanterine katkı bağlamında “Aksaray, Niğde ve Nevşehir İlleri Yüzey Araştırması” yapılmıştır. Yüzey araştırmaları sırasında, 1994 yılında saptanan kültür varlıklarından biri de Büyük Deller Tümülüsü ve yerleşmesidir. Yerleşme, Aksaray İli, Gülağaç İlçesi, Demirci Kasabası’nın yaklaşık 1700 metre kuzeydoğusunda, Gülağaç-Demirci karayolunun hemen doğusunda yer alan, doğal korunaklı kayalık bir yükseltinin üzerinde kurulmuştur. Çevreye hâkim konumuyla kayalık alan, 172.000 metrekare taban alanı ve üzerindeki kültür dolgusuyla, yaklaşık 65 metre yüksekliğinde oldukça sarp ve görkemlidir. Alanın tarihöncesi dönemlerden başlayarak, Geç Demir Çağı’nda da iskân gördüğü anlaşılmaktadır. Volkanik bir kayalık yükselti üzerindeki yerleşme, göreli tarihlemeye göre Orta Kalkolitik (M. Ö. 5200) ve Helenistik (M.Ö. 3-2.yy) dönemleri kapsar, üzerinde tahrip edilmiş bir tümülüs de yer alır. Zirve düzlüğünde takip edilen kesme taşlar geç dönem kale yapısına işaret ederken, tarihöncesi malzeme ve höyükleşmenin örenin doğu ve güneydoğusunda belirgin olduğu anlaşılır.
Bilimsel gerekçelerin yanı sıra, Büyük Deller Tepesi’nin (tümülüs ve yerleşme) yakın çevresindeki diğer kültür varlıklarıyla bir arada ele alınarak turizme kazandırılması için gerekli adımların atılması da önem taşır. Yerleşme bilimsel değer ve arkeolojik görünürlük bakımından, yakın çevresindeki diğer kültür varlıklarıyla değerlendirildiğinde turizm potansiyeli yüksek bir alandır. Yapılacak çalışmaların, bölgenin az bilinen Kalkolitik ve Hellenistik Dönemlerini tanımlamaya yardımcı olacağı ve bölge turizmine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.